25 Mart 2013 Pazartesi

Troit Hastalığı Nedir, Troit Hastalığının Belirtileri Nelerdir, Troit Hastalğının Tedavisi Nasıl Yapılır,


TİROİDİN ÇALIŞMA BOZUKLUKLARI

Tiroidin fazla çalışması ( hipertiroidizm; tirotoksikoz ya da zehirli guatr )

Eğer tiroit fazla çalışıyorsa, diğer bir deyişle T3 ve T4 hormonlarını çok miktarda üretip kana salıyorsa hipertiroidizm ( toksik guatr ya da zehirli guatr ) adı verilen diğer önemli bir çalışma bozukluğu ortaya çıkar. En önemli bulguları;
  • Ellerde titreme
  • Sinirlilik
  • Huzursuzluk
  • Sıcağa dayanıksızlık
  • Çarpıntı
  • Kas zayıflığı ve çabuk yorulma
  • Artmış barsak hareketleri ve bazen ishal
  • Diyet yapmaksızın kilo kaybetme
  • Saç dökülmesi
  • Deride incelme ve tırnakta kırılmadır
  • Özellikle yaşli hastalarda, standart tedaviye dirençli kalp yetmezligi gelişebilir.
Hipertiroidizme yol açan durumlar nelerdir ?

Tiroidin fazla çalışması, vücudun bağışıklık sistemindeki bir sapmaya bağlı olarak tiroidin aşırı uyarılması sonucu ortaya çıkmışsa Graves ya da Basedow hastalığı adını alır ve tiroit genellikle düzgün büyümüştür. Bu da otoimmün bir hastalıktır. Bu hastalarda yukarda sayılan belirtilere ilaveten ciddi göz bulguları saptanır. Bunlar:
  • Göz kürelerinin öne doğru fırlaması
  • Gözde ağrı ve kızarıklık , göz kapağında şişme
  • Göz kapakları arasında açıklık kalmasıdır. Bu hastalığın çok şiddetli olması ve erken tedavi edilmemesi durumunda körlük bile gelişebilir.
Yine tiroitte varolan bir nodülün kendi kendine, diğer bir deyişle vücudun denetim mekanizmalarından kaçarak fazla çalışması sonucu toksik nodüler guatr adı verilen durum ortaya çıkabilir. Bazen bunun nedeni özellikle yaşlı hastalarda fazla iyot alınması olabilir. 
Çok ender olarak beyindeki hipofiz bezinden fazla TSH salınmasına yol açan hastalıklar da tiroidin fazla çalışmasına neden olabilir. Çünkü TSH, hem tiroidi büyütebilen hem de tiroit hormonlarının yapımını sağlayan bir hormondur. Dolayısıyla TSH artınca tiroit hormonlarının yapımı da artacaktır.
Bunların dışında amiodaron adlı kalp ilacını kullananlarda, tiroidin iltihabi hastalıklarının erken devresinde tiroidin fazla çalışmasına benzer bir durum ortaya çıkabilmektedir.
Tiroit çok kısa bir zaman diliminde örneğin bir gecede gözle görülebilir bir şekilde büyüyebilir mi ?

İki ayrı hastalık için geçerli olabilir. Bunlardan ilki tiroitte var olan bir nodülün içine kanama olmasıdır. Nodül daha önceden bilinen bir nodül olmayabilir. İkinci durum daha ziyade gribal bir enfeksiyonu takip eden dönemde ortaya çıkabilir. Tiroit tek veya iki taraflı şişmiştir. Subakut tiroidit denilen bu hastalıkta veya nodül içine kanamada en önemli yakınma boyunda ve tiroit bölgesinde hissedilen ve çoğu zaman şiddetli olan ağrıdır. Bu gibi durumlarda hekime başvurulmalıdır. Çünkü tanıları kolay konur ve tedavileri fazla karmaşık değildir. 


Tiroit Hastalığı

Tiroit bezinin aşırı çalışarak fazla miktarda tiroit hormonu üretmesi (hyperthyreose) vücut dengelerini sarsar.

Hastalık belirtileri arasında ruhsal değişkenlik, huzursuzluk, sıkıntı, sinirlilik, fazla terleme, sıcağa karşı tahammülsüzlük, kilo kaybı,saç dökülmesi, yorgunluk, kas zayıflığı, kalp ritim bozukluğu ve kalbin hızlı çarpması sayılabilir.

Hastalığın başlangıcında bitkisel ilaçlar başarıyla uygulanmaktadır. Hastalığın ilerlemiş halinde nedenlerin araştırılması için hekim kontrolü şarttır.

Huzursuzluk, sinirlilik ve uykusuzluk gibi şikayetlerde kurtayağı otu kullanılmaktadır. Tiroit hormonunun fazla üretilmesine bağlı kalp şikayetlerinde aslankuyruğu otu faydalı olmaktadır. Her iki bitkisel ilaç birlikte kullanılabilir.

Uzun dönemde enzim ve hormon dengelerinin sağlanması için çörekotu ve
sarımsak kullanılır. Çörekotu yılda 8-10 ay sarımsak 2-3 ay kullanılabilir
.

Dahilen Kullanılan Bitkisel İlaçlar:

Aslankuyruğu otu
Kalp çarpma sayısını hafif azaltır, kan basıncını hafif düşürür ve sakinleştiricidir. İnce kıyılmış 1-2 çay kaşığı ot fincana konur, üzerine 150 ml kaynar su ilave edilir, 10 dakika demlenir, süzülerek içilir. Çayı taze hazırlanarak günde 2-3 defa içilebilir. 2-4 haftadan uzun süre kullanılmaz. İlave olarak biberiye çayı kullanılabilir.
Kurtayağı otu: sinirsel rahatsızlıkların eşlik ettiği tiroit bezinin aşırı çalışması halinde kullanılır.
İnce kıyılmış 1 çay kaşığı ot fincana konur, üzerine 150 ml kaynar su ilave edilir, 10 dakika demlenip süzülerek içilir. Günde 1 fincan çay sabah içilir, fazla gelirse miktar azaltılır. Şikayetlerin hafiflediği ölçüde miktar giderek azaltılarak kullanıma son verilir. Ani olarak kullanıma son verilmemelidir. Hamilelik ve emzirme döneminde kullanılmaz.


Sarımsak: Günde 4 gr sarımsak ( Diş), bir defada 1 gr olmak üzere 4 defada yenir. Sarımsak havanda dövüldükten sonra, 4-5 dakika havanda bekletilir, yoğurda veya yemeğe katılarak yenir.
Sarımsak kokusunu bastırmak için maydanoz yenir, kakule çiğnenir, naneli sakız veya şeker kullanılır. Eşinize kokuyorsa yemesini öneriniz.


Çörekotu: Günde toplam olarak 15 gr çörekotu yenir. Bu miktar 2 veya 3 e bölünerek yemeklerden 30 dakika önce öğütülüp, az suyla yenir. Rendelenmiş bir elma veya armuda öğütülmüş çörekotu katılarak da yenebilir. Şeker hastası olmayanlar, pratik olması açısından haftalık kullanım miktarını öğütüp bekletmeden tahin-pekmeze ( 100 gr yeni öğütülmüş çörekotu, 100-150 gr pekmez ve 200-250 gr tahine karıştırılabilir, kişiler tat algısına göre miktarlarda değişiklik yapılabilir) karıştırarak yiyebilirler. Dişleri sağlam olanlar çiğneyerek yerlerse diş eti bakımı da yapılmış olur.Öğütülmüş olarak hazır satılan çörekotu alınmamalıdır, çok zararlıdır.

Not: Çörekotu hamilelik döneminde yenmemelidir. Doğuma bir hafta kala başlanıp emzirme süresince yenirse anne ve çocuk sağlığı açısından çok faydalıdır.
Çörekotu yeterli miktarda omega-3 ihtiva eder, ilave olarak omega-3 takviyeli gıdalar yenmemelidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder